31 Ekim 2014 Cuma

Instagram'da Olmaz Denilen Oldu!

Uzun zamandır tartışılan bir konu olan Instagram'da video reklam konusu sonuca bağlandı. Instagram artık reklam odaklı videoları yayınlayacak!

Instagram ‘a video desteği 2013 yılının Haziran ayında getirilmişti ancak o günden beri şirket ilk kez videolardan Reklam geliri elde edecek bir yenilik yaptı. Videoların resimlere nazaran daha çok şey anlatacağını ve reklam verecek firmalar içinde daha çok ilgi çekeceğini düşünen Instagram sonunda video reklam alımına ve yayımlanmasına başladı.

Şirketin yaptığı bu yeniliğe reklam vermek isteyen firmaların tepkisi de gecikmedi. Disney, Activision, Banana Republic gibi dev şirketler  video reklam yayınlamak için hazırlıklara ve çalışmalara başladı bile. Hatta bu reklamlardan bazıları hazır. Verilen bilgilere göre Instagram’a eklenen video reklamlar şirket tarafından titizlikle inceleniyor ve istenmeyen durumların yaşanmasına hızlıca engel olunuyor.

Tumblr ve Twitter ‘ın son zamanlardaki video reklam çalışmaları üzerine Instagram ‘dan da böyle bir adım beklense de kimse bu kadar hızlı bir çalışmaya imza atılmasını beklemiyordu. Yeni reklam anlayışı ile bakalım Instagram hedeflediği başarıyı yakalayabilecek mi?

Bir dönem kapanıyor

Microsoft, pc ve dizüstü bilgisayarlar için geliştirdiği işletim sistemi Windows 7’nin satışına son verme kararı aldı.

ABD merkezli teknoloji devi Microsoft’un bilgisayar ve laptoplar için geliştirdiği işletim sistemi miadını doldurdu. Şirketten yapılan açıklamaya göre, bugünden sonra kullanıcılar Windows 7’yi bilgisayarlarına yükleyemeyecek.

Geçtiğimiz ay Windows’un yeni sürümü Windows 10 ‘u tanıtan Microsoft, bu ürünü henüz piyasaya sürmedi. Bu yüzden bir süre boyunca yeni bilgisayar alan kullanıcılar, Microsoft’un en sevilmeyen işletim sistemi olarak görülen Window 8 ile yetinmek durumunda kalacak.

Microsoft, geçtiğimiz haftalarda. yeni Windows’un deneme sürümü olan Windows 10 Technical Preview'ı kullanıcılarının beğenisine sunmuştu.

Şirket hala test aşamasında olduğunu açıkladığı Windows 10‘u kullancılarının katkılarıyla daha iyi bir platform haline getirmeyi planlıyor. Windows 10’un 2015’te satışa sunulması bekleniyor.

Facebook ve Twitter için hayati uyarı

Eskişehir Başsavcı Vekili Celalettin Karanfil, Facebook ve Twitter'ın artık 'basın' gibi görüldüğünü vurgulayarak, "Herkes ne yazdığına dikkat edecek. Artık normal vatandaş da sporda şiddeti teşvik ediyorsa, ceza alacak. Bununla ilgili 5 bin liradan 50 bin liraya kadar para cezası ve 3 ay seyirden men cezaları var" dedi.

Eskişehir Başsavcı Vekili Celalettin Karanfil, "Facebook ve Twitter 'basın' gibi kabul edilmiyordu. Yargıtay şimdi bunu kabul etti. Burada normal vatandaş da sporda şiddeti teşvik ediyorsa aynı suç, aynı ceza onlar için de geçerli. Bununla ilgili 5 binden 50 bin liraya kadar para cezası var" dedi.
   

"6222'DEN ÖNCE STATLAR KAN GÖLÜ GİBİYDİ"
Karanfil, Anadolu Spor Gazetecileri Derneği (ASGD) Eskişehir Şubesi'nce düzenlenen söyleşide yaptığı konuşmada, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun çıkarılmadan önce statların adeta kan gölü haline geldiğini söyledi.
     
"SEYİRCİ İÇİN EN BÜYÜK CEZA: SEYİRDEN MEN"    
Seyirci için en büyük cezanın “seyirden men” cezası olduğunu belirten Karanfil şöyle devam etti:
"Seyirden men cezası alan kişi, karakola gidip imza atmak zorunda. Atmadığı her maç için 500 lira ceza kesiliyor. 20 bin lirayı bulan cezalar var. Onun için seyirden men cezasının aslında yaptırımının da olduğunun bilinmesi gerekiyor. Bu yasa tüm spor branşlarında geçerli, sadece futbolda değil hatta buna amatör ligler de dahil."

"HERKES YAZDIĞINA DİKKAT EDECEK"
Karanfil, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un 22. maddesinin basın ve basın yayın yoluyla yapılan şiddete yönelik olduğunu dile getiren Karanfil, şunları kaydetti:
"Yargıtay'ın son uygulamaları kapsamında Facebook ve Twitter üzerinde yapılan yayınlar da bu kapsamda görülüyor. Facebook ve Twitter'de yazılanlara da dikkat etmesi gerekiyor. Gazete sahibine 100 bin liradan 500 bin liraya kadar para cezası kesilebiliyor. Bugüne kadar Trabzon'da bir gazeteye bu ceza kesildi. Facebook ve Twitter 'basın' gibi kabul edilmiyordu. Yargıtay şimdi bunu kabul etti. Burada normal vatandaş da sporda şiddeti teşvik ediyorsa aynı suç, aynı ceza onlar için de geçerli. Bununla ilgili 5 binden 50 bin liraya kadar para cezası var. Ayrıca 3 ay seyirden men cezası veriliyor."

Gözlerimiz neden yanda değil önde?

Gözlerimiz neden diğer hayvanlarınki gibi başımızın yan tarafında değil de öne bakıyor? Bunun bir nedeni üç boyutlu görmek için, ama tek açıklama bu değil…

Hürriyet'te yer alan habere göre; hayvanat bahçesinde dolaşırken dikkat ettiyseniz hayvanların çoğunu iki gruba ayırmak mümkündür. Tavuk, inek, at, zebra gibi gözleri kafasının yan tarafında olanlar ile maymun, kaplan, baykuş, kurt gibi gözleri yüzlerinin ön tarafında birbirine daha yakın olanlar. Bu ayrımın arkasında ne yatıyor?

Gözler yüzün ön tarafına doğru yaklaştıkça iki alandaki görüntü üst üste biner. Bu örtüşme sayesinde derinlik algısı oluşur. Gözleri yan tarafa bakan hayvanların bu algısı yeterince yoktur, fakat onun yerine daha geniş açılı bir panoramik görüntüye sahiptirler.

Gözler farklı hayvan gruplarında farklı evrim geçirmiştir muhtemelen. Peki insanların dahil olduğu primatların gözleri nasıl oldu da öne doğru bakacak şekilde evrildi? Bu konuda farklı fikirler var.



Ağaçta yaşam

1922’de Edward Treacher Collins adlı İngiliz göz uzmanı şu açıklamayı ileri sürdü: “Primatların ağaçlarda daldan dala isabetli atlamasını, elleriyle tuttukları yiyeceklerini isabetli bir şekilde ağızlarına götürmelerini sağlayacak bir görme tarzına ihtiyaçları vardı.” Primat atalarımız yem olmamak için ağaçlara tırmanınca, dallar arasında rahat gidip gelmek ve elleriyle avlarını yakalamak için derinlik algısını güçlü kılan bir görme biçimi geliştirecek tarzda evrildi, diyordu Collins.

Daha sonraki yıllarda bu “ağaçta hareket yeteneği hipotezi” birçok kez yenilendi ve genişletildi, ama daldan dala atlarken mesafeyi doğru hesaplama düşüncesi, öne doğru bakan gözlere sahip olmamızın nedeni olarak sayılmaya devam etti.

Fakat Collins’in teorisi, ‘ağaçta yaşıyor olup da gözleri yan tarafa bakan sincap gibi hayvanlara ne demeli?” sorusunu yanıtlamıyordu. 2005’te biyolog antropolog Matt Cartmill farklı bir teori öne sürdü: Başka hayvanları avlayarak beslenen yırtıcı hayvanlar iyi bir derinlik algısına sahiptir. Böylece avlarının yerini daha iyi tespit edip daha kolay avlayabilir.
Cartmill, primatlara özgü farklı evrimsel değişiklikleri de açıklayabildiği için kendi teorisine çok güveniyordu. Örneğin ilk primatlar avlanırken kokudan çok görmeye dayanıyordu. Cartmill, koku alma duyusundaki azalmayı gözlerdeki değişime bağlıyordu; gözlerin burna yaklaşması nedeniyle burun ve beyinle bağlantısı için ayrılan alan daralmıştı.

Gece avlanmak

Nörobiyoloji uzmanı John Allman, Cartmill’in teorisini alarak gece avlanan hayvanları kapsayacak şekilde genişletti. Avlanan tüm hayvanların gözleri öne doğru bakmıyordu. Kedigiller, primatlar ve baykuşların gözlerinin tersine firavunfaresi ya da kuyruksüren, ağaç sivrifaresi ve nar bülbülü gibi avcıların gözleri yana bakıyor. Allman, baykuş ve kedigiller gibi gece avlanan hayvanlar açısından, daha fazla ışık alabildiği için öne bakan gözlerin avantaj olduğunu ortaya koydu. İlk primatlar da gece avlanıyordu.

Röntgen teorisi

Nörobiyoloji uzmanı Mark Changizi’nin ise başka bir teorisi var. 2008’de Teorik Biyoloji Dergisi’nde “röntgen görüntüsü hipotezi”ni öne süren Changizi’ye göre, öne bakan gözler, atalarımıza ormandaki yoğun ağaç dalları ve yaprakları arasında yolunu ve besinlerini görebilme olanağı veriyordu. “Parmağınızı yatay olarak tutup bakışlarınızı onun ardındaki bir noktaya sabitlediğinizde parmağınızı çift görürsünüz ve her ikisi de şeffafımsı bir görünüme sahiptir.” Yani sanki röntgene bakıyormuşsunuz gibi, parmağınızı delip geçerek görüyormuşsunuz gibi olur.
Etrafta çok sayıda şeyin görüş alanına giriyor olması primat gibi büyük hayvanları etkiler. Sincap gibi küçük hayvanlar yaprakların ve dalların arasına başlarını sokarak net görüş edinebilirler. Açık alanda yaşayan büyük hayvanlar açısından bu sorun olmadığından yan tarafa bakan gözlerle rahatça görebilirler.
Kısacası gözlerimizin neden öne baktığı sorusunun yanıtı henüz kesin olarak bulunmuş değil. Her bir teorinin güçlü ve zayıf yanları var. Fakat hepsinin ortak noktası ağaçta yaşam üzerine kurulmuş olmaları.

Taşınabilir bilgisayar 7 yılda 7 kat arttı

Hanelerde 2007'de yüzde 5.6 olan taşınabilir bilgisayar oranı bu yıl yüzde 40'a ulaştı - 2007'de her 100 evden 24'ünde masaüstü bilgisayar varken, bu oran 2014'te yüzde 28'e yaklaştı.

MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde, bilgisayar yaygınlığına ilişkin rakamları sordu.

Yılmaz, Türkiye'de her 100 kişiye düşen bilgisayar sayısına ilişkin net veri bulunmadığını, TÜİK Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Araştırması'nda bilişim teknolojilerinin hanelerde bulunma oranının 2007'den beri düzenli olarak sorulduğunu belirtti.

Yılmaz'ın yanıtına göre hanelerde masaüstü bilgisayar sayısı 2007'den bu yana hemen hemen aynı düzeyde seyrederken, taşınabilir bilgisayar sayısında ciddi artış olduğu dikkati çekti.

Hanelerdeki masaüstü bilgisayar bulunma oranı 2007'de yüzde 24, 2008'de yüzde 28.1, 2009'da yüzde 30.7, 2010'da yüzde 33.8, 2011'de yüzde 34.3, 2012'de yüzde 31.8, 2013'te yüzde 30.5 ve 2014'te yüzde 27.6 düzeyinde gerçekleşti.

Hanelerdeki taşınabilir bilgisayar bulunma oranı ise 2007'de yüzde 5.6, 2008'de yüzde 9.1, 2009'da yüzde 11.2, 2010'da yüzde 16.8, 2011'de yüzde 22.6, 2012'de yüzde 27.1, 2013'te yüzde 31.4 ve 2014'te yüzde 40.1 oldu.

Devlet okullarında bilgisayar başına 2006-2007 eğitim öğretim yılında 31 öğrenci düşerken, 2007-2008'de 23, 2012-2013'de 15 öğrenci düştü.

Yılmaz, FATİH projesi kapsamında ülke genelinde öğrencilere toplam 601 bin 131, öğretmenlere 130 bin 755 adet tablet bilgisayar dağıtıldığını belirtti. Cevdet Yılmaz, 3 bin 657 okulda 84 bin 921 derslikte etkileşimli tahta kurulduğunu ifade ederek, 13 bin okul için yerel alan ağı altyapı ve 10.6 milyon tablet bilgisayar seti alımına yönelik çalışmaların devam ettiğini kaydetti. (hürriyet.com.tr)

İşte teknoloji harikası o uçak

Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 9 ülkenin ortak konsorsiyumu tarafından üretilen savaş uçağı F-35 Lightning II'nin geliştirilen savaş yetenekleri, New York'ta basına tanıtıldı.

Türkiye'nin verdiği 100 F-35 savaş uçağı siparişinden ilk ikisini 2017'de teslim alması bekleniyor. Sesten hızlı uçan ve radara yakalanmama özellikleri taşıyan yeni kuşak uçaklarının F-16 ve F-18 gibi dördüncü kuşak savaş uçaklarından dört kat daha fazla etkili, hem havadan havaya hem de havadan karaya saldırı gücünün yeteneklerinin nasıl arttığı sergileniyor. 

1990 yılında tasarlandıktan sonra, ABD ve İngiltere'nin başını çektiği bir konsorsiyum tarafından hayata geçirilen, 9 ülkenin ortaklığı bulunan projede, 2002'de katılımıyla Türkiye önemli destek ve yan ürünler sağlıyor. F-35 için toplam 100 sipariş veren Türkiye’nin, ilk iki F-35 siparişini 2017 yılında teslim alması öngörülüyor. İş paylaşımı ve gelişimi ile birlikte uçağın fiyatının 6 yıl içinde yüzde 55 ucuzladığı belirtilen tanıtımda,  5. Kuşak uçakların, 4. Kuşak uçaklarla aynı fiyata geleceği belirtildi. 

New York’taki tanıtım programında, basın mensuplarına sesten hızlı uçan ve radarlara yakalanmayan 5. Kuşak F-35 tipi savaş uçakları pilotlarının kokpit içindeki uygulamalarını yansıtan izdüşümünün nasıl olduğu gösterildi.

Çalışanlar bilgisayar kodlarını öğrensin!

Çalışanlar için en önemli teknolojik yetenek kod yazmayı bilmek. Profesyonel olarak bu işi yapmayı planlamıyorsanız bile tasarım yapabilmek ve program yazmak oldukça önemli. Kod yazmayı bilmiyorsanız bugünün dünyasında efektif olarak fonksiyon göstermeniz imkansız.

Babson College profesörlerinden Tom Davenport’un The Wall Street Journal Türkiye’de (www.wsj.com.tr) yayımlanan yazısında, bilgisayar kodlarının önemine dikkat çekiliyor.

Hayatlarını kazanmak içn bu işi yapan kişilerle kaçınılmaz şekilde karşılaşacaksınız. Bu nedenle de bu kişilerle efektif olarak iletişim kurmanız gerekecek.

İşinizin bir parçası olarak bilgisayarla çalışacaksınız, bu nedenle de bilgisayarların nasıl çalıştığını anlamanız ve kullandığınız yazılımın nasıl çalıştığını bilmeniz gerekiyor.

Kullandığınız bilgilerin birçoğunu internetten edineceksiniz. Bu nedenle "404 not found" ya da "500 internal server error" mesajlarını gördüğünüzde neyin yanlış gittiğini bilmeniz faydalı olacaktır.

Bunun yanı sıra kod yazmayı öğrenmek işinizi korumak ya da bir işe girmek konularında da son derece faydalı. "Yazılım geliştiriciler" gelecek on yıl içinde gelişmesi beklenen iş alanlarından da biri.

Yazılım profesyonellerinin yanı sıra yazılım amatörlerine de ihtiyacımız var. McKinsey & Co., yalnızca ABD’de 1.5 milyon amatöre ihtiyaç olacağı öngörüsünde bulunmuştu.

Okulu bıraktıysanız bile geç değil. Temel seviyede kod yazmayı öğrenmek için kullanabileceğiniz çok sayıda kaynak var.

Kod yazmayı öğrenirseniz 21. yüzyılda yaşamayı da öğrenmiş olacaksınız. Hürriyet

YouTube'da yeni dönem

60fps* video oynatma desteğinin eklenmesiyle birlikte YouTube için yeni bir dönemin kapıları açıldı.

Daha önce film fragmanları ve bazı özel videolar daha yüksek fps oranlarıyla yayınlanmış olsa da, artık tüm kullanıcılar bu özellikten faydalanabilecek. Daha pürüzsüz bir görüntü deneyimi yaşamak için YouTube videolarının 720p veya 1080p HD çözünürlüğünde izlenmesi gerekiyor. Çeşitli kaynaklar Chrome ve Safari 8 üzerinde gerçekleştirilen testlerde iyi sonuçlar alındığını, mobil tarayıcılarda ise karışık bir performansın elde edildiğini belirtiyor. Özellikle oyun videoları izlenirken 60fps’nin yarattığı fark daha iyi anlaşılıyor.

Daha hızlı çerçeve oranlarının fark oluşturduğu pek çok alan bulunsa da, oyunlarla ilgili içeriklerde bu fark çok daha rahat görülüyor. Yıllar boyunca YouTube’a yüklenen videolar 30fps’de sıkışıp kalırken, bu durum özellikle oyun videolarında sıkıntı yaşanmasına neden oluyordu. YouTube’un oyun videolarını da orijinal çerçeve oranlarında gösterebilecek hâle gelmesi sayesinde YouTube üzerinde izlenen bir oyun videosu ile PS4 veya Xbox One’da görülen orijinal oyun görüntüsü arasındaki fark da ortadan kalkmış oldu.

YouTube geçtiğimiz haziran ayında hareketin yoğun olduğu videolar için 48fps ve 60fps oynatma desteğinin sözünü vermiş, ancak o tarihten sonra bu konuyla ilgili olarak sessiz kalmayı tercih etmişti.

(*)FPS: Görüntüde saniye başına kare sayısı

30 Ekim 2014 Perşembe

YouTube paralı aboneliğe mi geçiyor?

Google ’ın üst düzey yöneticilerinden Susan Wojcicki’ye göre şirketin sahip olduğu YouTube, paralı abonelik sistemi getirmeyi planlıyor.

WSJ Türkiye’nin haberine göre, Youtube’da gerçekleşecek bu değişime Google’da yıllarını reklamcılık alanında geçiren kıdemli yönetici Susan Wojcicki liderlik edecek. Bu yılın başında YouTube’a geçen Wojcicki, video sayfasından daha fazla gelir ve kar elde etmek için farklı yöntemleri araştırıyordu. Google, YouTube’u 2006’da 1,65 milyar dolara satın almıştı.
Kaliforniya’daki Pazartesi günü düzenlenen Code Mobile konferansında konuşan Wojcicki, şu anki reklam odaklı YouTube’a ek olarak hayata geçmesi planlanan reklamlardan arındırılmış paralı YouTube versiyonunun kullanıcılara daha fazla seçenek de sunacağını ifade etti. Wojcicki ayrıca bu versiyonun videoların artık gittikçe daha fazla mobil cihazlardaki uygulamalar üzerinden izlendiği yeni dünyaya daha da uyumlu olacağını belirtti.

Wojcicki, “Yakın bir zamanda artık insanlar ‘reklam görmek istemiyorum’ diyecek” şeklinde konuştu.
Birçok mobil uygulamanın kullanıcılara reklam görmek ile bu reklamları görmemek için ödeme yapabilecekleri versiyonlar sunduğunu dile getiren Wojcicki, “Bu oldukça ilginç bir model. Çünkü bu model kullanıcılara seçenek sunuyor. Kullanıcılara nasıl seçenekler sunabileceğimiz üzerinde düşünüyoruz.” dedi.

Wojcicki, izleyici sayılarını artıran Netflix, Hulu ve Amazon.com gibi sayfaların ödemeli online hizmetlerini de incelediklerine ifade etti. Bu hizmetlerden bazıları paralı hizmete ek olarak reklam da gösterirken Netflix gibi bazı hizmetler reklam göstermemeyi tercih ediyor.
Yaklaşık bir yıldır YouTube, içerik sağlayıcılara abonelik temeline dayanan kanallar kurma izni veriyor. Bu kanallarda video üreticileri içerikleri izleyebilmeleri belli bir ücret talep edebiliyor. Her ne kadar ödemeli kanallar yavaş bir başlangıç yapsa da Google Ekim 2013’te bu hizmetini genişleterek bu tarz kanalları daha fazla içerik ortağına ve ek ülkelere açtı.
Ancak YouTube şu ana kadar reklamların gösterilmediği ödemeli bir abonelik sistemine geçmiş değil.

Wojcicki konuşmasının devamında, “Bireysel kanallara abonelik imkanı getirdik. Bizim için mantıklı olabilecek diğer yollar üzerinde de düşünüyoruz. Zaman içerisinde medyadaki duruma bakarsanız çoğunun reklam sunan ve bundan ayrı abonelik hizmetlerinin olduğunu görürsünüz.” dedi.
Konuya yakın bir kaynak Youtube’un video hizmetinin abonelik versiyonunun bir parçası olabilecek içerik ortakları ile görüşmelere başladığını söyledi. Bu uygulama YouTube’un şu ana kadar uygulamış olduğu reklam temelli yaklaşımına ek bir uygulama olacak. Konuya yakın aynı kaynak reklam destekli versiyonun da devam edeceğini sözlerine ekledi.
YouTube bu yeni uygulamaya müzik aboneliği hizmetinin bir örnek olmasını bekliyor. Aynı kaynak YouTube’da her zaman reklama dayalı ücretsiz izlenebilecek müzik içerikleri olacağını söylerken aynı zamanda reklamların olmadığı ve kullanıcıya ek seçenekler sunan bir versiyonun da olacağını söyledi.

YouTube şu ana kadar müzik hizmetini hayata geçirmedi ancak Wojcicki Pazartesi günkü konuşmasında “Bu hizmeti yakında görecekleri konusunda iyimser” olduğunu söyledi. Ancak bu yıl hayata geçip geçmeyeceği konusunda ise bir yorumda bulunmadı.

Instagram çöktü!

Akıllı telefonların popüler uygulaması Instagram an itibariyle çöktü.

Hemen her akıllı telefon kullanıcısının vazgeçilmez uygulamalarından biri olan Instagram TSİ 15.00 sularında dünya çapında çöktü.

Uygulamaya telefon üzerinden erişim sağlanamazken, Instagram.com üzerinden girmeye çalışan kullanıcılar ise boş bir sayfayla karşılaşıyor.

Instagram'dan konuyla ilgili herhangi bir açıklama ise henüz yapılmış değil.

Google bunu da yaptı!

Ne kadar güvenlik önlemi alsak o kadar iyi diye düşünen Google, USB hafıza birimi üzerinde güvenlik anahtarı uygulaması başlattı.

En kuvvetli şifreler bile çözülebilir, en güvenli zannettiğiniz hesaplar bile kırılabilir, bilgiler çalınabilir. Böyle şeyleri her gün görmeye başladık ve herkes kişisel verileri hakkında endişe içinde. Bu ortamda bizi biraz olsun rahatlatmak isteyen Google, güvenliği çift adımlı onaylama mekanizmasının ötesine geçiren USB anahtar uygulaması oluşturdu.

Google’ın yaptığı açıklamaya göre, hesaplarda aktive edilmesi önerilen çift adımlı onaylama (two-factor authentication) sistemini desteklemek için bundan böyle USB anahtar kullanabileceğiz. Bu sistemde normalde hesap onaylatmak için onay kodlarını cep telefonumuza bir SMS ile alabiliyorduk. Artık bunun yerine USB anahtarı kullanılabilecek.

Bunun en büyük faydası, orijinalmiş gibi görünen sahte Google sitelerinin sizden hesap bilgilerini çalmak için onaylama kodlarını kendilerine göndertmesine engel olması. Fiziksel USB anahtarı kullanarak telefon numaranıza sahip kötü niyetli kişilerin Google hesabınıza girmesini önlemeniz mümkün. Ayrıca USB anahtar onay için internet bağlantısına veya çalışmak için bataryaya ihtiyaç duymadığından cüzdanınızda taşıyıp her yerde kullanabilirsiniz.

Google’ın bu ek güvenlik önlemini kullanmak için bazı önşartlar var tabii. Eğer ev dışında bilgisayar kullanmıyorsanız, sadece akıllı telefon veya tablet kullanıyorsanız USB anahtarın pek manası yok. Ayrıca USB anahtar sistemi sadece chrome tarayıcılara (versiyon 38 ve üzeri sürüm gerekli) uyumlu. Eğer yine de bu sistemi kullanmak isterseniz Amazon’dan “FIDO Universal 2nd Factor (U2F)” standartını destekleyen bir USB hafıza cihazı ısmarlayabilirsiniz.

İsteyen Herkese Kriptolu Telefon!

Son dönemin en korkulan konularından biri olan “dinlenme” hem üst düzeydeki kişilerin hem de vatandaşların ortak derdi oldu.

Siz hiç fark etmeden dinlemeye takılmanız günümüzde oldukça yüksek bir ihtimalken yanlış kullandığınız cümleler hayatınızı olumsuz etkileyebilmekte. Peki bu dinlemelere ve takibe yakalanmamak için ne yapmak gerekiyor derseniz bunun bir çok yöntemi olmakla birlikte kullanacağınız kriptolu telefon derdinize derman olabilir.

Kriptolu telefonlar dinlemeleri ve elektronik gözetimleri engelleyebilmek için üretilmiş, şifreli iletişim kurabilmenize olanak sağlayan yazılımlarla desteklenmiş cep telefonudur. Kriptolu telefonlar içerisinde şifreleme ve şifre çözme işlemini gerçekleştirmek için kriptografik bir çipe sahiptir. Bu çip sayesinde de kinlenme ihtimali büyük ölçüde azaltılmış olur.

Birçok üst düzey yöneticinin ve bürokratın elinden düşürmediği kriptolu telefonlara artık sizler de sahip olabileceksiniz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, dinlenme korkusuna sahip kişilere müjdeyi verdi. TUBİTAK’ın projesinden bahseden ışık “ Kriptolu telefonların sivil versiyonu gelecek” müjdesini verdi.

Şuan bilinen kriptolu telefonlardan çok da farklı olmayacak bir telefonla karşılaşacağımızı belirten Işık bu kriptolu telefonun yazılımsal olarak güvenliğinin arttırılmış olacağını belirtti. 2015 itibari ile başlayacak çalışmalar ne zaman sonuçlanır bilinmez ancak şunu söyleyebiliriz ki en az akıllı telefonlara olan ilgi kadar kriptolu telefonlar da talep ile karşılaşacak.

Kriptolu telefon nedir?

Son dönemin en korkulan konularından biri olan “dinlenme” hem üst düzeydeki kişilerin hem de vatandaşların ortak derdi oldu.

Siz hiç fark etmeden dinlemeye takılmanız günümüzde oldukça yüksek bir ihtimalken yanlış kullandığınız cümleler hayatınızı olumsuz etkileyebilmekte. Peki bu dinlemelere ve takibe yakalanmamak için ne yapmak gerekiyor derseniz bunun bir çok yöntemi olmakla birlikte kullanacağınız kriptolu telefon derdinize derman olabilir.

Kriptolu telefonlar dinlemeleri ve elektronik gözetimleri engelleyebilmek için üretilmiş, şifreli iletişim kurabilmenize olanak sağlayan yazılımlarla desteklenmiş cep telefonudur. Kriptolu telefonlar içerisinde şifreleme ve şifre çözme işlemini gerçekleştirmek için kriptografik bir çipe sahiptir. Bu çip sayesinde de kinlenme ihtimali büyük ölçüde azaltılmış olur.

Birçok üst düzey yöneticinin ve bürokratın elinden düşürmediği kriptolu telefonlara artık sizler de sahip olabileceksiniz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, dinlenme korkusuna sahip kişilere müjdeyi verdi. TUBİTAK’ın projesinden bahseden ışık “ Kriptolu telefonların sivil versiyonu gelecek” müjdesini verdi.

Şuan bilinen kriptolu telefonlardan çok da farklı olmayacak bir telefonla karşılaşacağımızı belirten Işık bu kriptolu telefonun yazılımsal olarak güvenliğinin arttırılmış olacağını belirtti. 2015 itibari ile başlayacak çalışmalar ne zaman sonuçlanır bilinmez ancak şunu söyleyebiliriz ki en az akıllı telefonlara olan ilgi kadar kriptolu telefonlar da talep ile karşılaşacak. Milliyet

Hintli mucid kirli havayı mürekkebe dönüştürdü

Isınmadan ulaşıma kadar gün için kullandığımız her cihaz aslında havanın kirlenmesini bir parça daha arttıran etkenler arasında yer alıyor. Hintli bir genç geliştirdiği proje ile şehirlere çöken kirli havayı mürekkebe dönüştürerek hava kirliliğini azaltmayı hedefliyor.

Hem yazıcılarda kullanılan mürekkebin kimyasal işlemlerden geçip evlerimize girmesi hem de hava kirliliğini azaltma projesini bir araya getiren Anirudh Sharma, bir prototip hazırlayarak ilginç bir projeye imza atıyor ve kurum ile çalışan bir yazıcı tasarlıyor

100 dpi baskı yapabilen bir kartuş oluşturan Anirudh Sharma, Alkol ve kurum karışımı ile projesini mürekkebe dönüştürmeyi başarıyor.

Mürekkebin yapımı aşamasında havayı kirleten kimyasalların bu yolla azalacağını düşünen Anirudh Sharma, kirletici karbon parçacıklarını azaltmada yardımcı olabileceği düşünülüyor

3D Yazıcı Pazarı 2015'de Patlayacak

Üç boyutlu baskı teknolojisi hala yayılamadı ama gelecek sene 3D yazıcı satışları patlayacak gibi görünüyor.

Gittikçe ucuzlayan fiyatları ile 3D yazıcı pazarı 2015’de iki katına çıkacak gibi görünüyor. Gartner’ın son raporuna bakılırsa, dünya çapında 3D yazıcı cihazları 2014 yılında 108,151 adet dağıtılmış. Ama 2015’de bu rakamın iki katına çıkarak yaklaşık 220,000 adet olması bekleniyor.

Ayrıca raporda 2015 ve 2018 yılları arasında 3D yazıcı üretiminin her sene ikiye katlanarak büyümesi beklendiği de açıklanmış. Ama 2018 yılı için tahmin edilen toplam 2.3 milyon adet cihazın bile potansiyel pazarın çok küçük bir bölümü olduğu belirtiliyor.

Bu noktada 3D yazıcı kullanıcılarının tamamen ikiye ayrılacağı öngörülüyor. Kurumsal müşteriler binlerce dolar seviyesindeki büyük volümlü ve alanlı cihazları prototipleme işlemleri için kullanacak. Bu büyük cihazlarda baskı kalitesinin ve hızların ciddi şekilde artacağı öngörülüyor. 500 Dolar altındaki küçük modeller ise evlerde yaygın olarak kullanılacak ve hediyelikler, oyuncaklar gibi küçük volümlü nesneler için kullanılacak. Ev modellerinde çok renkli baskılar ve farklı türden malzemelerin çeşitli kullanımı ön plana çıkabilir.

2018 yılında 1,000 Dolar altındaki 3D yazıcı modellerinin, pazarın yaklaşık %30’unu oluşturacağı tahmin ediliyor. Ayrıca 1,000-2,500 Dolar arası yazıcıların da yaklaşık %30 pazar payına sahip olması bekleniyor. 2015 yılından itibaren “tak ve bas” tipi basitleştirilmiş modellerin daha sık görüleceği ve internet üzerinde bulunabilecek 3D yazıcılara uygun nesne modellerinin de hızla artacağı öngörülüyor.



Oyundan Kazandığı Para Şaşkına Çevirdi

Hollywood ünlüsü Kim Kardashian, Re/Code teknoloji konferansında bir söyleşide mobil cihazların hayatındaki yerinden bahsetti.

GLU Mobile ile yaptığı ortaklığı sonucunda kendi mobil oyununa sahip olan ünlü Kim Kardashian (evlendikten sonraki soyadı ile Kardashian West), oyundan günde 700,000 dolar kazanıyor. Oyunundan yılda 200 milyon Dolar gibi bir kazancı olan Kardashian, Re/Code konferansında kendisi ile yapılan söyleşide mobil teknolojinin ünlülerin hayatını nasıl etkilediği konusunda açıklamalarda bulundu.

TV şovu, Instagram ve Twitter hesapları ve son olarak da “Kim Kardashian: Hollywood” isimli akıllı telefon oyunu ile ismini tam anlamı ile başarı ile markalaştırmayı başaran ünlü, söyleşide sosyal medyanın günlük programının ciddi bir bölümünü kapladığını anlattı. Ayrıca tüm dünyanın gözü önünde olarak yaşamanın zorluklarından da bahseden Kardashian, kızı ile yaşadığı herşeyi sosyal medyada paylaşmadığını belirtti.

Kardashian söyleşide en büyük miktarda takipçisi olan sosyal medya araçlarına ağırlık verdiğini ama arada bir yeni uygulamalarla da ilgilendiğini belirtti. Ayrıca BlackBerry’ye olan büyük sevgisini de açıkladı ve telefonundan asla vazgeçmeyeceğini söyledi. İnsanlara tuhaf gelmesine rağmen, e-postalarını yazmak için hala en iyi seçeneğinin BlackBerry telefonu olduğunu belirtiyor. Ama her türlü fotoğraf ve sosyal medya işleri için de bir iPhone kullanıyormuş.

LG Bu Telefonu İle Rekor Kırdı!

Güney Kore firması LG, son 5 yılın en iyi çeyreğine imza atarak akıllı telefon satışlarında kendi rekorunu kırmayı başardı.

Koreli telefon üreticileri deyince ilk olmasa bile (çünkü ilk sırada Samsung var), ikinci sırada akımıza gelen isim LG oluyor genelde. Samsung ve Apple’ın küresel akıllı telefon pazarı hakimiyet yarışını biraz arkadan takip ediyor LG. Ama durum hiç de fena gözükmüyor, çünkü LG son beş yılın en iyi akıllı telefon satış miktarını yakaladı ve karı yükseldi.

Son çeyrek finans raporunu açıklayan LG, 16.8 milyon akıllı cihaz satış rakamı ve 450 milyon kar ilan etti. Bu rakam geçen senenin aynı döneminin iki katı kadar. Bu başarıda akıllı telefon bölümünün ve LG G3 modelinin çok büyük payı var, geçen seneye göre satışlar %39 artmış durumda. Ama LG hala hem Kore’de, hem de dünya çapında Samsung dışında HTC ve Xiaomi gibi büyük teknoloji firmaları ile kapışıyor.

Bu güzel rakamlara rağmen, LG’nin beyaz eşya ve klima bölümünden pek iyi haberler gelmiyor. Ev cihazları bölümü geçen seneye göre daha düşük kar yaparken, klima bölümü ise 2.44 milyon dolar zarar açıkladı. Firmanın popüler LCD modelleri sayesinde TV ve ev elektroniği bölümünde %5 kar artışı gözlemlenirken, yakın dönemde üst seviye 4K çözünürlüklü TV satışlarında da artış bekleniyor.

Facebook büyüdü Whatsapp zarar etti

Dünyanın en popüler sosyal ağ hizmetlerinin operatörü Facebook'un, gelirlerinin bu yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 59 artarak 3,20 milyar dolara yükseldiği bildirildi. Ancak Whatsapp'ta işler pek de Facebook'un istediği gibi gitmedi ve popüler uygulama son 9 aylık süreçte 140 milyon dolar zarar etti.

Facebook, üçüncü çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. Şirketin üçüncü çeyrekte net karı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 90 artarak 425 milyon dolardan 806 milyon dolara yükseldi.

Facebook'un geliri de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 59 artarak 2,2 milyar dolardan 3,20 milyar dolara yükseldi.

Şirket ayrıca gelecek yıl harcamaların yüzde 75 daha yüksek olacağını ve bu yılın dördüncü çeyreğinde şirketin gelir artışının yavaşlayacağı uyarısı yaptı. Bilanço rakamlarının ardından Facebook'un borsadaki hisseleri yüzde 10' a yakın değer kaybetti.

Facebook açıklamasına göre ilk çeyrekte mobil reklam gelirleri, toplam reklam gelirlerin yüzde 66'sını oluştururken, geçen yıl bu oran yüzde 49 seviyesindeydi.

Facebook'un kurucusu ve Üst Yöneticisi (CEO) Mark Zuckerberg, yaptığı açıklamada, bu yılın üçüncü çeyreğinde güçlü bir dönem geçirdiklerini belirterek, dünyayı birbirine bağlamak vizyonu çerçevesinde gelecek dönemlerde yatırımlarının devam edeceğini ifade etti.

Facebook'un günlük aktif kullanıcı sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19 artarak eylül ayı sonu itibarıyla 864 milyona ulaştı. 703 milyon Facebook aktif kullanıcısı hesaplarına akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazlarından giriş yaptı.

Mobil hızlı mesajlaşma servisinde büyümek isteyen Facebook, bu yılın şubat ayında aylık yaklaşık 450 milyon kullanıcısı olan WhatsApp'ı 19 milyar dolara satın almak için şirketle anlaşmaya vardığını duyurmuştu. Dünya genelinde 1,35 milyar kullanıcıya sahip olan Facebook, WhatsApp'ı ayrı bir servis sağlayıcısı olarak kullanmaya devam edeceğini açıkladı.

Dünya genelinde geçen yıl şirketler tarafından 120 milyar dolar dijital reklam harcamaları yapılırken, bu yıl bu rakamın140 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.

Dünyanın en ince akıllı telefonu Oppo R5 oldu

Akıllı telefon piyasasında gelişmeler tüm hızıyla devam ediyor. Son olarak dünyanın en ince akıllı telefonu ünvanını Oppo R5 eline geçirdi.

Apple, Samsung gibi teknoloji devlerinin yanı sıra Huawei, Gionee, Fujitsu gibi markalar da akıllı telefon piyasasında mücadelesini sürdürüyor. Son olarak üretilen Oppo R5 ile dünyanın en ince akıllı telefonu unvanı yine el değiştirdi.


DONANIMI DA OLDUKÇA İYİ
Oppo firması 4.85 mm kalınlığındaki R5 modelini tanıtarak yeniden incelik tahtına tırmanan cihazın donanımı da tatminkar. 5.1 inç Super AMOLED Full HD ekranla gelen cihazda Snapdragon'un 8 çekirdekli 615 çipi kullanılıyor. 2 GB bellek ile gelen cihazda 13 megapiksel çözünürlüğünde Sony IMX215 arka kamera yer alıyor. Cihazın diğer özellikleri ise şu şekilde:
 
DİĞER ÖZELLİKLERİ
16GB depoalam (microSD yuvası yok)
13MP Sony IMX214 ön camera
5MP front-facing camera
Bluetooth 4.0
4G LTE
2000mAh pil
Oppo Color OS 2.0 (Android 4.4 KitKat tabanlı)
148.9 x 74.5 x 4.85mm, 155g

witter'da yetişkinler, Facebook'ta kadınlar hakim

Eski sosyal ağların kullanıcı yaş ortalaması yükseldi, Facebook'da kadın kullanıcı artarken Twitter maskülen kimliğe büründü.

BI Intelligence tarafından yayımlanan yeni bir raporda sosyal ağlardaki demografik değişimler ele alındı. Söz konusu araştrnada eski sosyal ağların kullanıcılarının yaş ortalaması artarken yeni sosyal mesajlaşma uygulamalarının genç kullanıcıları daha hızlı kazandığı görüldü.

İşte BI Intelligence raporunun bulgularından önemli başlıklar:

1- Facebook hala önemli ölçüde kadın kullanıcı çoğunluğuna sahip. 2013 yılında yapılan sosyal ağ adaptasyon araştırmasına göre ABD'de Facebook kullanıcılarının sayısı erkeklerden yüzde 10 oranında daha fazla.

2- Facebook hala ABD’deki gençlere arasında en popüler sosyal ağ. Genç Facebook kullanıcılarının neredeyse yarısı siteyi geçen yıla göre daha fazla kullandıklarını söylüyor. Facebook diğer sosyal ağlara göre gençlerin günlük olarak en çok kullandığı mecra.

3- Instagram genç kullanıcılar arasında prestij açısından Facebook ve Twitter’ı geride bıraktı. Peter Jaffray’in yılda iki kere yapılan gençlik anketine göre Facebook ve Twitter bu ölçümde zemin kaybederken gençler Instagram’ı en önemli olarak tarif etti. Araştırmada ayrıca ABD’de varlıklı hanelerdeki gençlerin yüzde 83’ünün Instagram üyesi olduğu belirlendi.

4- Linkedin Amerikalı yetişkinler arasında Twitter'dan daha popüler hale geldi. LinkedIn'in esas kitlesi kariyerlerinin yükselme mevsiminde bulunan 30 ile 49 yaş arasındaki yetişkinler. Ve şaşırtıcı olamayan bir başka sonuç ise LinkedIn’de iyi eğitimli kullanıcılara doğru belirgin bir sapma var.

5- Twitter daha önce cinsiyet dengeli bir sosyal ağ iken, erkek kullanıcıların kadınlara oranla artışı endişe verici bir hal almaya başladı. Erkeklerin yüzde 22’si Twitter kullanırken kadınlarda bu oran yüzde 15 olarak gerçekleşti.

6- YouTube 18-34 yaş arasındaki kesime herhangi bir TV şebekesinden daha fazla ulaşıyor. Nielsen verilerine göre bu yaş grubundaki insanların neredeyse yarısı, Aralık 2013 ve Şubat 2014 arasında YouTube'u ziyaret etti. YouTube, Y Kuşağı tarafından içerik izlemek için en iyi yer olarak kabul edildi.

7- Snapchat sosyal ağlar içinde en genç olanı. Informate tarafından yapılan bir ankete göre her 10 Snapchat kullanıcısından 6’sından fazlası 18-24 yaş aralığında. (The Lira)

29 Ekim 2014 Çarşamba

Twitter'da intihar önleyici uygulama

Depresyonda olan ve intihar eğilimlisi kişilere destek sağlayan İngiltere merkezli Samaritans adlı dernek, Twitter için ‘intihar önleyici‘ bir uygulama yarattı.

Uygulama sayesinde takip edilen kişilerin yazdığı ‘kendimden nefret ediyorum’, ‘yalnız olmaktan nefret ediyorum’, ‘depresyondayım’, ‘konuşacak birilerine ihtiyacım var’ gibi bazı kalıplar saptanıyor. Arkadaşları bu tür tweet atan kişilere bildirim gönderilerek, konu hakkında uyarı yapılıyor.

Bu kişinin risk altında olduğunu bildiren uygulama sayesinde profesyonel destek açısından daha hızlı sonuç alınmasını hedefleyen dernek, bu sayede sosyal medyadan olumlu yönde faydalanabileceklerini ifade etti.

Uygulama an itibarıyla sadece İngilizce ifadeler üzerinden çalışırken, Samaritans derneğinin websitesinden ücretsiz olarak indirilebiliyor.

Rusya Uyardı! "Selfie Çekmeyin!"

Teknoloji ve internet dünyası hemen hemen her gün en az bir ilginç haber ile karşımıza çıkıyor.

Bugün Rusya ’dan gelen haber ise görenleri ilk bakışta şaşırtmayı başardı. Rusya ’da halk sağlığı üzerine çalışma yürüten Rospotrebnadzor adlı kurum, saç bitinin yayılmaması için halkı uyardı “ Selfie çekmekten kaçının. Selfie çekerken yanınızdaki kişiden bit bulaşma olasılığından kendinizi koruyun.”

Bu ilginç uyarı Rospotrebnadzor ’un sözcüsünden gelirken bitin geniş kitlelere yayılmamasında son dönemin en yüksek trendlerinden biri olan Selfie’nin önüne geçmeye çalıştıklarını ve bitlenmenin önüne geçmek isteyen kişilerin kesinlikle Selfie çektirmekten kaçınmaları gerektiğine değindi.

Şuan Rusya’da yoğun bir bit salgını olduğunu vurgulayan Rospotrebnadzor sözcüsü, bu açıklamanın gerici bir açıklama olmadığına, şuan Rusya’da bit salgınının hızla ilerlediğine ve bit bulaşan kişilerin hem işe hem de okula gitmelerinin yasaklandığını belirtti. Durum böyle olunca da selfie çekmeye çalışan kişilerin birbirlerine fazla yaklaşması saçtan saça bit bulaşma riskinin en üst seviyeye çıkmasına sebep olduğu belirtildi.

Şuanda her ne kadar sosyal medyanın en çok konuşulan ve dalga geçilen konularından biri olsa da kurumun bu açıklamasında belli başlı mantıklı taraflarının olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim.

Bakalım Rusya Selfie uyarısı ile bit salgınının önüne geçebilecek mi? Bekleyip göreceğiz…

Facebook'tan 90'lara dönüş

Facebook yeni bir uygulamayla daha karşımıza çıkıyor. 90’lı yılların popüler chat uygulaması Mirc benzeri bir uygulamaya imza atan sosyal medya devi, “Facebook Chat” isimli yeni uygulamasını kullanıma sundu.

Facebook Rooms Chat uygulamasının henüz sadece iOS işletim sistemi ile çalışan cihazlarda kullanılabildiğini; ve kısa zaman içerisinde Android’e de geleceğini belirtelim. Facebook’tan farklı bir sistemle çalışan Facebook Rooms Chat’i kullanan kişiler, eğer arzu ederlerse farklı bir isim kullanarak Facebook sohbet uygulamasını kullanabiliyorlar; ve Facebook Rooms Chat’e, davetiyesi olmayan kişiler dahil olamıyor…

İsteyen herkes, farklı konularda sohbet odaları açarak, bu odaların kurallarını belirleyebiliyor. Belirlenen konu hakkında konuşmak isteyen kişiler ise, Facebook Rooms Chat’e girerek farklı bir isim kullanıp konuya dahil olabiliyor. Elbette isim konusu, kullanıcının tercihine kalmış durumda. Arzu etmesi halinde kendi isminiz ile de sohbete dahil olabilmeniz mümkün.
İnternet devi Google’ın nanoteknoloji içeren ve yutulduktan sonra giyilebilir bir cihaz ile birlikte çalışarak vücutta bulunan kanserli hücreleri tespit edebilen bir hap geliştirmekte olduğu açıklandı.

Akıllı hapın içinde demir-oksit nanopartikülleri bulunduğunu belirten araştırmacılar, manyetik olan bu partiküllerin kanserli hücrelere yapışacağını söyledi.

Uzmanlar manyetik bir çekim alanı yaratan bir cihazın hastanın bileğine takılarak demir- oksit partikülleri ile “işaretlenmiş” kanserli hücreleri kendine doğru çekeceğini açıkladı.

Bu sayede kanserli hücrelerin tek bir noktaya toplanıp sayılabileceğini belirten Google uzmanları “Bu sayede kanser hastalığının çok erken teşhis edilmesinin mümkün olacağını” belirtti.
Bir gün bir çok baska hastalığın teşhisine de kullanılacağı umulan “akıllı hap”ın piyasaya sürülmesinin en az beş yıl alacağını tahmin ettiklerini belirten araştırmacılar “Bir gün tüm tıbbi testlerin nanoteknoloji yardımı ile yapılacağını hayal ettiklerini” de söyledi.
 
Google X’in yaşam teknolojileri bölümü başkanı olarak görev yapan moleküler biyolog Dr Andrew Conrad, konuyla ilgili BBC’ye yaptıkları açıklamada Google’ın bu teknolojiyi kullanarak bizzat veri toplama gibi bir niyetinin olmadığını, sadece tıbbi kurumlara ürün lisansı satmayı amaçladığını söyledi.
 
İnsanların Google’ın geliştirdiği tıp teknolojilerinin konuyu “ticarileştirmesinden” endişe etmemesi gerektiğini belirten Conrad “Bu tüketicilere yönelik bir ürün değil. Bu tıbbi bir ürün ve doktor ile hasta arasındaki özel ilişkinin bir parçası. Google’ın bu ilişkide herhangi bir yeri yok” dedi. (Hürriyet)

Telefonunuz tuvaletten daha pis!

Uykuda olmadığımız her saniye ellerimizden düşürmediğimiz telefonların ne kadar hiyenik olduğunu düşündünüz mü? Eğer telefonunuzu seviyorsanız bu haberi okumayın deriz...

Günlük yaşantımızda yanımızdan ayırmadığımız şeyler belli. Cüzdan, ev, iş ya da araba anahtarı, iş yoğunluğunuza göre bilgisayırınız tabletiniz ve tabii ki telefonunuz. Anahtar veya cüzdan unutmak bile tolere edilebilecek bir durumken, telefonunuzu bir yerde unutmak veya evde unutmak sizin “felaketiniz olabilir. Elinizden düşürmediğiniz telefonunuzun her inçine 25.107 bakteri düşüyor.

Oysa bir tuvalet oturulacak yerinin inç başına düşüne bakteri miktarı 1201, mutfak tezgahı için 1736, evcil hayvanınızın yemek kabı için 2110, digital ekranlar için 4500, ofis kapı kolu için ise 8643 bakteri.

Peki bu konu ile ilgili ne yapabilirsiniz. Eğer temizlik sizin için 1. sırada yer alıyorsa üzgünüz ama mobil cihazınız ile vedalaşın. Yok ben ondan ayrı yaşayamam diyorsanız sadece telefon temizliğinde kullandığınız, tercihen mikrofiber olan, nemli bir bez ile telefonunuzun hijyenini sağlayabilirsiniz. Islak mendil ile temizliğin risk barındırdığını ve istediğiniz hijyeni % 100 sağlamayacağını söylemekte fayda var. Şimdi bir yere pis demeden ve telefonunuzu kullanmadan önce iki kere düşünün. (Hürriyet)

Twitch'ten Seksi Kıyafet Yasağı

Oyun ve internet dünyasının en çok tercih edilen canlı yayın platformlarından olan Twitch'te, Amazon tarafından satın alınmasının ardından ilk büyük değişiklik gerçekleşti.

2011 yılından bu yana aktifliğini sürdüren canlı yayın platformu Twitch'te, özellikle yayıncıları yakından ilgilendiren bir kural değişikliği gerçekleşti.

Kullanıcı sözleşmesi bölümüne gelen yeni maddelere göre artık yayıncılar canlı yayın esnasında iç çamaşırı, mayo veya cinsel nitelikli çağrışımlara neden olan kıyafetler giyerse cezaya maruz kalacak.

Twitch oldukça kararlı

Genellikle Oyunlar için canlı yayın aktarımı olarak kullanılan Twitch'in böyle bir yol izlemesindeki neden ise, buranın oyun platformu dışında başka bir şey ile anılmak istemiyor olmasıymış.

Bu yeni kuralın ardından bazı kullanıcılar "Ya sıcaklarda ne yapacağız?" şeklinde şikayette bulundu. Twitch'ten cevap ise pek geçikmedi. "Sadece yüzünüzü web kamerasında kırparak yayın yapmaya devam edebilirsiniz, tercihler oldukça geniş." diyerek tutumlarında ne kadar kararlı olduklarını benimsettiler.

Serkan Levent SDN - ShiftDelete.Net

Cumhuriyet Bayramı doodle oldu

Dünya devi Google Cumhuriyet Bayramı'nı unutmadı ve Doodle yaptı

Google 29 Ekim cumhuriyet bayramı için özel bir Doodle hazırladı. Dünya arama motoru devi Türkiye giriş sayfasını  "Cumhuriyet Bayramı" Doodle'ı ile süsledi.

Özel gün ve kişiler için hazırladığı logolarla bilinen Google'ın Cumhuriyet Bayramı logosu Türk kullanıcılar tarafından memnuniyetle karşılandı.

Arama motoru Google'ın, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle hazırladığı özel Doodle'da İstanbul Boğazı'ndan geçen bir gemide asılı olan dev Türk Bayrağı dikkat çekiyor.

Facebook çöktü, kullanıcılar isyanda!

Sosyal medya devi Facebook gece saatlerinde büyük bir sorun yaşadı. Facebook'a girmek isteyen kullanıcılar hata mesajıyla karşılaştı. 

Facebook'taki sorun 15 dakika sürdü.

Türkiye ve dünyada milyonlarca kullanıcısı bulunan sosyal medya devi Facebook gece saatlerinde çöktü. Kullanıcılar Facebook'un hata vermesinin ardından diğer sosyal medya hesaplarından isyan ettiler.

Facebook'taki sorun 15 dakika kadar sürerken, sorunun nedenine ait bilgi edinilemedi.

28 Ekim 2014 Salı

Uçaklarda penceresiz dönem

Penceresiz yolcu uçakları yakın bir zamanda hayatımıza girebilir. Benzer bir proje üzerinde çalışan İngiltere merkezli bir şirket, üretmeyi planladıkları uçakların önümüzdeki 10 yıl içerisinde kullanıma gireceğini düşünüyor.

NTV'de yer alan habere göre; sadece cam kenarındaki koltuklarda uçabilenlerdenseniz bu yeni proje canınızı biraz sıkabilir. Çünkü, bu projenin hayata geçmesi durumunda önümüzdeki yıllarda yolcu uçaklarının tamamen penceresiz olması oldukça muhtemel.

İngiltere merkezli teknoloji ve inovasyon şirketi Center for Process Innovation, (CPI) henüz ilk aşamalarında olan penceresiz uçağını görücüye çıkarttı.

CPI, söz konusu uçağın iç tarafının yüksek çözünürlüklü ekranlarla kaplanacağını ve bunun pencerelere duyulan ihtiyacı ortadan kaldıracağını savunuyor.

Penceresiz uçak projesinin yetkililerine göre, bu ekranlar sayesinde yolculara istedikleri manzara veya uçağın dışarısı diledikleri zaman izletilebilir.

10 YIL İÇİNDE HAYATA GEÇEBİLİR 
Penceresiz yolu uçağı konsepti yeni bir fikir değil. Fransa merkezli ‘Technicon Design’ isimli şirket de bir süredir benzer bir proje üzerinde çalışıyor. Technicon Design, enerjisini yolcu uçaklarından ziyade penceresiz özel jetler yapmak üzerine harcıyor

Bu tarz uçakların hayatımıza ne zaman gireceği henüz bilinmiyor. CPI yetkilileri, bunun önümüzdeki 10 yıl içerisinde gerçekleşeceğini düşünüyor.

Telefona *#0*# yazın bakın neler oluyor!

Bazı Android telefonlarda bulunan gizli bir özellik ile cihazın hiç bilmediğiniz bir ekranına ulaşabilirsiniz. Peki bunun için ne yapmanız gerekiyor?

Öncelikle Galaxy S5 veya Galaxy Note 3 ile telefon arama ekranındayken *#0*# yazın.Ardından ekrana gelen görüntüyü muhtemelen ilk kez görüyor olacaksınız. Peki bu ekranda neler yapabilirsiniz?Telefonun test aşamasında kullanılan bu kodlar ile birlikte örneğin Red butonuna tıklayarak ekranı kıpkırmızı yapabiliyorsunuz.Vibration ile birlikte telefonun titreşimini anında hissedebilirsiniz.LED butonuna tıkladığınızda telefonunuzun LED ışığı yanar ve farklı renklere dokundukça geçiş yapabilirsiniz.Touch ile birlikte telefonun dokunmatik arayüzünün hassasiyetini görebilmeniz mümkün.Speaker ile birlikte ise telefonun ses kalitesini ölçebiliyorsunuz.MegaCam ile kameranızı açabilirsiniz.Bu tuşlardan herhangi birine bastıktan sonra geri dönmek isterseniz tekrar ekrana dokunmanız yeterli.

Octobot ile Akdeniz'de yeni keşifler

Teknoloji ile doğanın sunduğu nimetleri bir araya getiren Yunanlı ekip, Ahtapot'tan esinlenerek farklı bir araştırmaya imza atacak.

Akdeniz'de meraklı bakışlar arasında yapılan ilk testlerde, robotun teknolojik bir cihaz olduğu anlaşılamadı. Yunanistan açıklarında başlatılan denemelerin video görüntüleri internete dağıtılınca gerçek ortaya çıktı.

Silikon ağırlıklı kolları ve tamamen ahtapot gibi hareket eden bu cihaz, kendini iterek Akdeniz sularında yeni keşiflere imza atacak. Robotun temel amacı ise sualtı yaşamının daha iyi çözümlenmesini sağlamak ve deniz ekosistemini gözlemlemek

Şarjınız hemen bitiyorsa bu habere dikkat!

Android işletim sistemli telefonlar için çıkartılan bu uygulama pil ömrünüzü iki katına çıkartmayı vadediyor.

Günümüz akıllı telefonlarının en büyük problemi şüphesiz batarya ömürleri. Cihazınızın diğer donanımı her ne kadar en üst seviyelerde olsa da bataryası yetersiz ya da pil ömrünüz çok az ise bu donanımın pek de bir önemi kalmıyor. Ancak kullanılan pil teknolojileri geliştirilmedikçe cihazınızdan çok fazla bir pil ömrü beklemek yanlış olacaktır. Ancak bazı şirketlerin bu anlamda bazı yazılımsal adımları bulunuyor.
Mesela Samsung, son telefonlarına Ultra Power Saving modunu ekledi. Bu mod ile birlikte cihazın pil ömrü yazılımsal olarak arttırıldı. Tabii ki bunun için cihazınızın bazı özelliklerinden fedakarlık etmeniz gerekiyor. İşte buna benzer biruygulama da diğer cihazlar için geliştirildi.
Savee: Battery Saver Optimizer isimli yeni Android uygulaması kullanıcılarının pil ömrünü ikiye katlamayı vadediyor.

iPhone sahipleri bu habere dikkat

Apple, Türkiye'de ikinci Apple Store'u açmasına rağmen teknik servis sıkıntısı çözülebilmiş değil. iPhone'larında ve iPad'lerinde teknik sıkıntı bulunan vatandaşlar Apple'ın online randevu sisteminden günlerce uğraşmalarına rağmen randevu alamıyor.


Apple'ın internet sitesinden online randevu almak isteyenlerin dikkat etmesi gereken bir nokta var. Randevu için siteye gece 00:00'da girilmelidir.

Apple Store yetkilileri Zorlu Center'dan sonra Akasya Alışveriş Merkezi'nde açılan ikinci mağaza ile birlikte bu sıkıntının çözüleceğini söylüyor.


İŞTE O ŞİKAYETLERDEN BAZILARI

Apple Store Telefonun Değişmesi İçin Randevu Al Diyor Ama Alınmıyor!

#iphone 5 telefonumun sleep butonu bozuldu, kontrol ettiğimde #iphone 5 'lerde böyle bir sorun olduğu ve telefonun Apple tarafından değiştirildiğini duydum. Apple Store'a gittiğimde bu is için randevu almam gerektiğini belirttiler. Randevu almak için siteye girdiğimde ise sürekli uygun randevu bulunmuyor seklinde bir ekranla karşılaşıyorum.

Randevu alamadığım için telefonumu değişemiyorum ve bozuk bozuk kullanmak zorunda kalıyorum. Bu tip bir durumda randevuya zorlanmanın doğru olmadığını düşünüyorum, acilen telefonumun değistirilmesini istiyorum.


Apple Store Randevu Vermiyorlar!

Uzun süredir arızalı olan #iphone 5 ürünüm (ilk başta açma kapama düğmesi arızalandı, sonra arka kamera gitti, pil %25 kapanıyor) için nerede ise 3 aydır randevu almaya çalışıyorum. Ama yok, birgün elbette servise götürmeyi başaracağım telefonu. O zaman alacağım cevabı da biliyorum.
"Garanti süreniz dolmuş üzgünüz" kehanet yapmıyorum.

Apple gibi dünyaya teknoloji satan bir firmanın bu randevu sistemine 3 dakikada çözüm bulabileceğinden eminim. Tabi kendileri çözüm bulmayı isterlerse. Bilinçli olarak insanları bu şekilde süründürdüklerini düşünüyorum. Yalnız şunu unutmayın Apple kardeşler, arızalı bir piyasaya sürüyorsanız arkasında duracaksınız. Apple'da çözülmez ise tüketici hakem heyetine gideceğim...


Apple Store Hatalı iPhone'un Değişimine Randevu Vermiyor!

Arızalı olduğu seri numarasından belli olan iPhone'u değiştirme sözü verip bir türlü randevu vermiyorlar!

Apple Store Randevu Alamıyorum!

Apple Store'dan rezervasyonu alamıyorum. Telefon pil değiştirme programına uygun fakat rezervasyon alamıyorum 1 aydır. Paranla rezil olmak demek bu olsa gerek...

Apple Store Randevu Alamıyorum

Telefon alalı 1 yıl oldu 4 aydır şarj soket girişi bozuk. Şarj çok çabuk bitiyor. Randevu alamıyoruz. Teknik servis ağı genişletilmeli ya da randevu ile çalışıyorsa eleman sayısı artmalı, herkes randevu alabilmeli. Yazık verilen paraya.

Apple Store Randevu Alamıyorum!

Bir haftadır telefonumu getirmek için Apple Store Genius Bar'dan randevu almaya çalışıyorum (Apple sitesinden) ancak sürekli hata veriyor mağazada boş gün yok diyor.

Her gece yatmadan önce bunu yapması hayatını kararttı!

Tayvan medyasının haberine göre, Taichung'de yaşayan 35 yaşındaki bir kişi, boynundaki ağrılar ve kollarındaki his kayıpları sebebiyle doktora başvurdu. Yapılan araştırmalar sonucunda, adamın boynundaki kemiklerde sorunlar oluştuğu görüldü.

Bu sorunların sebebi olarak ise, "uzun süre boyunca yanlış açıda durma" gösterildi. Ve doktorlar, bu adamın şu anki kemik yaşının 70 olduğunu ekledi.
Yapılan açıklamada, bu adamın yatmadan önce saatlerce telefonunda Oyun oynadığı bildirildi. Saatler boyunca ve yanlış bir açıyla (sürekli kasıntı bir şekilde baş aşağı bakmak veya başınız yastıktayken yukarıdaki telefona odaklanmak) telefona bakarsanız tabii ki vücudunuzda ağrılar oluşur. Bunu sürekli yaptığınız takdirde de daha ciddi sorunlarla karşılaşabilirsiniz.

Uzmanlar, bu tip yanlış davranışlardan uzak durulması gerektiğini ve ara ara boyun egzersizleri, vücut egzersizleri yapılması gerektiğini vurguluyor.
Siz, tablet veya telefonunuzla bu kadar uzun süre oyunlar oynuyor musunuz? Tabii bu sadece tablet ve telefonlarla alakalı değil, daha genel bir sorun.

Mahmut Saral-Teknokulis

27 Ekim 2014 Pazartesi

Banka hesabı açana iPhone 6

Çin’de yaşayıp yeni iPhone modelini almak için haftalarca beklemek istemeyenler için ülkedeki bir banka yeni bir çözüm geliştirdi.

Grace Zhu'nun The Wall Street Türkiye'de yayımlanan haberine göre, Çinli Ping An Insurance holdingin bir birimi olan Ping An Bank, varlık yönetimi ürünlerine yatırım yapan müşterilerine faiz ödemesi olarak anında iPhone 6 veya iPhone 6 Plus telefon veriyor.

Pekin’in son adımları ülkedeki bankacılık sektörüne daha fazla rekabet getirirken banka bu hamlesi ile hem Çinli tüketicilerin akıllı telefon çılgınlığına hitap etmeyi hem de mevduat tabanını artırmayı amaçlıyor.

Bankanın yayındaki reklamına göre üç yıllık varlık yönetim ürünlerine 37 bin yuan (5 bin 968 dolar) ya da beş yıllık ürünlere 23 bin 500 yuan (3 bin 840 dolar) yatıran müşteriler 16GB’lık iPhone 6 alıyor. Daha büyük ekranlı iPhone 6 Plus isteyen müşteriler ise üç yıllık varlık yönetim ürününe 45 bin 300 yuan ya da beş yıllık ürüne 28 bin 500 yuan yatırmak zorunda.

Bankanın Pekin’deki şubesinin müşteri ilişkileri müdürü Wang Lushuai yaptığı açıklamada, “Bu ürünler ana para garantili. Tıpkı banka mevduatları gibi. Ancak bu üründe müşteriler faiz ödemesini vadeden önce alabiliyor” dedi. Bu durumda iPhone telefonlar faiz yerine geçiyor.

Ping An Bank merkezinden yapılan açıklamada ise promosyonların yalnızca Pekin’deki bazı şubelerde geçerli olduğu belirtildi.

Şu an Çin’de iPhone 6 telefon almak isteyenler Apple’ın resmi internet sitesi üzerinden yapacakları alışverişlerde yedi ila 10 iş günü beklemek zorunda. iPhone 6 Plus için bekleme süresi üç ila dört haftaya kadar çıkıyor.

ABD ve diğer ülkelerde satışa sunulmasının üzerinden yaklaşık bir ay sonra Çin’de satışa sunulan yeni iPhone’lar bu ülkede oldukça fazla talep görüyor. Yoğun talep nedeniyle telefonu almak da zorlaşıyor. Sınırlı arz nedeniyle yeni iPhone’ların ilk piyasaya sürüldüğü yerlerden biri olan Hong Kong’dan telefonları Çin’e getiren karaborsacılar için bu durum oldukça kazanç sağlıyor.

Ancak Ping An Bank’ın varlık yönetim ürünlerine yatırım yapanlar paralarını yatırdıkları gün yeni iPhone’ların da sahibi olabiliyor. Ancak her bir şubenin kendi pazarlama stratejisi nedeniyle yatırılması gereken miktar şubeden şubeye az da olsa değişiklik gösterebiliyor.

Bankanın ürünlerinden birisine 38 bin yuan yatıran 28 yaşındaki He Xiuli, “Bence iyi bir anlaşma. Hem ürünün vadesinden önce faizinizi almış oluyorsunuz hem de son iPhone modeline hemen sahip oluyorsunuz.” diyor.

Bankanın varlık yönetim ürünleri tasarruf hesapları benzer özellikler gösteriyor. Her ikisi de aynı vadede aynı faizi veren ürünlere sahip.

Çin’de üç yıllık mevduatlar için resmi gösterge faizi şu an yüzde 4,25 seviyesinde. Bu da 37 bin yuanlık bir hesabın üç yıl sonra 4.747,50 yuan faiz getirebileceği anlamına geliyor. Çin’deki Apple Store’da telefonun 5.288 yuan olduğu göz önüne alındığında bankanın varlık yönetim ürünlerine yatırım iyi bir anlaşma gibi görünüyor.

Ping An Bank’ın müşteri ilişkiler müdürü Wang açıklamasında, “Çin’de yeni iPhone almak oldukça zor olduğundan varlık yönetim ürünleri müşteriler arasında oldukça popüler durumda. Şubemiz geçen Pazartesi’den bu yana günde yaklaşık 20 iPhone sattı” dedi. Milliyet

25 Ekim 2014 Cumartesi

iPhone 6 ’da Şok Eden Hata!

Çıkışı ile büyük ses getiren iPhone 6 ve iPhone 6 Plus, çıktıkları günden beri tartışma konusu oldu. İlk olarak fiyatı, bükülen kasarı derken Çin’de bir kişinin cebinde alev alması ile devam eden sorunlara bugün bir yenisi daha eklendi.


Yaşanan bu olumsuzluklar sebebi ile teknolojiseverleri ikiye bölen yeni iPhonelar görünen o ki büyük bir tartışmanın yeniden başrolünde olacak. bugün internette paylaşılan görüntüler ve kullanıcı yorumlarına göre iPhone 6 ’nın arka ve üst bölümünde yer alan beyaz çizgilerin rengi değişiyor.

Evet yanlış okumadınız iPhone 6 ’nın arka ve üst bölümünde bulunan beyaz çizgiler renk değiştiriyor ancak bu teknolojik bir ışık oyunu değil tamamen bir malzeme hatası gibi görünüyor. iPhone 6 sahiplerinin telefonlarını renkli kıyafetlerinin ceplerine koymasıyla ortaya çıkan bu sorun iPhone 6 'ların renk değiştirmesi ile sonuçlandı.

Konu henüz bugün ortaya çıktığı için Apple tarafından yapılan resmi bir açıklama olmamakla birlikte geçtiğimiz günlerde Foxconn’dan gelen açıklama gibi “Bu hatalar olabilir çok abartmamak gerekir” gibi bir açıklama ile de karşılaşırsak çok şaşırmamak gerektiğini önceden belirtmekte fayda var.

Büyük marka tarih mi oluyor?

Cep telefonu teknolojisinin geliştiği dönemlerde öncü rol oynayan ancak bu yıl içerisinde teknoloji devi Microsoft'a satılan Finlandiyalı Nokia'nın ismi artık telefonların üzerinde olmayacak.

BBC Türkçenin haberine göre; Microsoft yönetimi, aldığı kararla üretilecek yeni telefon modellerinde Nokia marka isminin kullanılmayacağını söyledi.Nokia Lumia serisinin yeni telefonları artık Microsoft Lumia ismiyle piyasaya sürülecek.


Marka, Microsoft'a satılmayan telefon ürünlerde ise yaşamaya devam edecek.Microsoft, Nisan ayında Nokia'nın cep telefonu operasyonlarını 7,2 milyar dolara satın almıştı.Şirketten yapılan açıklamada, telefonların adının tüm dünyada aynı anda değiştirileceği ifade edildi.

Nokia'nın Microsoft'a satışında şartlardan birisi de Nokia markasının en az 10 yıl boyunca telefonlarda kullanımının devam etmesi yönündeydi.
Microsoft'ta ise büyük bir yeniden yapılanma söz konusu. Temmuz ayında CEO Satya Nadella 18 bin çalışanın işine son verileceğini açıklamıştı.İşten çıkarmaların 12 bin 500 kişilik önemli bir bölümü Nokia'dan olacak.

Facebook'tan yepyeni uygulama!

1.3 Milyar kullanıcısı olan Facebook, yepyeni bir uygulamayı bugün kullanıma sundu. İşte Facebook'un yeni uygulaması

Facebook tarafından geliştirilen ‘Rooms' isimli uygulama sayesinde kullanıcılar, kendi belirledikleri bir konu üzerine sohbet odaları oluşturabiliyor.

Bugün, Apple Store'da ücretsiz olarak kullanıma sunulan uygulama, kullanıcıların bir sohbet odasına katılmalarına ve istedikleri konu çerçevesinde yeni bir sohbet odası yaratmalarına imkan veriyor.

Yapılan açıklamaya göre, Facebook'tan farklı bir platform olan uygulama, kullanıcıların isimlerini gizlemelerine ve her sohbet odasında kendi belirleyecekleri farklı bir isimle bulunmalarına izin veriyor.

SADECE DAVETİYE İLE KATILINABİLECEK

Sadece davetiye ile katılınabilinen sohber odalarını oluşturan kullanıcılar, buradaki kuralları da kendileri belirliyor.

Facebook tarafından kullanıma sunulan yeni uygulama, şu an için sadece iOS işletim sistemine sahip akıllı telefonlarda çalışıyor. Şirketin uygulamanın Android versiyonunu ne zaman yayınlayacağı ise, şu an için bilinmiyor.

24 Ekim 2014 Cuma

Şarja takılı cep telefonu kullanmayın

Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Şükrü Özen, cep telefonları ve diğer taşınabilir cihazların doğru şarj edilmemelerinin ölümle sonuçlanan kazalara neden olabileceğini belirtti.


Özen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cep telefonu bataryalarının  patladığına dair son günlerde çok sık haberler yer aldığını belirtti.

Cep telefonu bataryalarının güç kaynağı olarak kimyasal yapıya sahip  bir elaman niteliğinde bulunduğuna işaret eden Özen, "Bataryaların temas  noktalarında toz, sıvı, kirlenme gibi etkenlerin oluşması, patlama riskinin ana  faktörleri arasında sayılabilir. Aşırı sıcak ve aşırı soğuk ortamlar da patlamayı  tetikleyen faktörlerdendir. Bu nedenle cep telefonlarını aşırı sıcak ve soğuktan  uzak tutmak gerekiyor" dedi.

Cep telefonlarının son yıllarda çok fazla fonksiyon içermesi  dolayısıyla yoğun şekilde kullanıldığına dikkati çeken Özen, çok sık kullanılan  cihazın bataryasının da çabuk tükendiğini kaydetti.

- Şarj edilirken dikkat edilmesi gerekenler

Cihazları şarj ederken bazı konulara dikkat edilmesini gerektiğini  anlatan Özen, "Akşam şarja konulup Sabah alma gibi yanlışlıklar yapılıyor. Her  telefonda pil şarj olduğu zaman otomatik kesen sistemler bulunmaması nedeniyle  telefon, sürekli enerji altında kalabilir. Bu da telefonun teknolojisine ve şarj  aletinin özelliklerine bağlı olarak Kaçak akımlarla hem telefona zarar verebilir  hem pilinin ömrünü etkiler hem de patlamasına yol açabilir" diye konuştu. Telefonla şarjda iken konuşmanın büyük bir  yanlış olduğuna dikkati  çeken Özen, şöyle devam etti:

"Özellikle anlık kaçak olması durumunda çarpılma  gerçekleşebilmektedir. Dolayısıyla yeni olsun, eski olsun cep telefonlarında şarj  edilirken aşırı ısınma hissediliyorsa veya telefonun bataryasında şekil bozukluğu  gözleniyorsa mutlaka orijinaliyle değiştirilmesi gerekir. Çünkü her an  patlayabilir. Patlama durumunda yaralanma ve doku yanıkları oluşabilmektedir. Yan  sanayi ürünleri daha ucuz olabiliyor ancak bunlar orijinal pil veya şarj  aletleriyle aynı standart özellikleri sağlayamayabilir. Dolayısıyla ürünün  orijinal olmasına dikkat edilmeli."

Özen, ilk kez piyasa sürülen cihazlarda da patlama olabildiğini, bunun  standart eksikliği, imalat hatası gibi nedenlerden kaynaklanabileceğini söyledi.

Cep telefonu patlamalarında yaralanmanın, kimyasal bir reaksiyon  sonucu olması nedeniyle genellikle doku yaralanmalarıyla sonuçlandığını ifade  eden Özen, şunları kaydetti:

"Cihazda  elektrik kaçağı olması durumunda ciddi bir sorun  yaşanabilir. İnsan kalbi 30 miliamperlik akıma kadar dayanabilir. Eğer akım 100  miliampere kadar çıkarsa bu durumda çarpılma gerçekleşir. 100'ün üzerindeyse de  ölümle sonuçlanabilir. Bu durum özellikle şarja takılı iken konuşma durumunda  ortaya çıkabilir."

 - Diğer taşınabilir cihazlarda da risk aynı

Bu tür risklerin sadece cep telefonlarıyla sınırlı bulunmadığının  altını çizen Özen, özellikle tablet başta olmak üzere çocukların yoğun zaman  geçirdikleri Oyun cihazlarında da aynı tehlikenin söz konusu olduğunu vurguladı. Islak elle cep telefonuyla konuşmanın da tehlikeli olabileceğini  vurgulayan Özen, "Islak ya da aşırı nemli el ile cep telefonlarının kullanılması,  özellikle de şarjdayken tutulmuş ise çarpılma riskini artırır. Aynı şekilde çok  terli iken telefona tutmak, özellikle şarja takılı ise çarpılma riskini artıran  etkenlerdendir" dedi. Özen, ömrü bitmiş bataryayı kısa aralıklarla şarja takarak kullanmanın  patlama riskini artırdığını sözlerine ekledi.  (Medyafaresi)

Sanal ortamda da kadına taciz

İnternette her dört kadından birinin cinsel tacize uğradığı ve ‘sinsice’ takip edildiği, her iki kadından birinin de saldırgan ifadelerle itham edildiği ortaya çıktı.

Pew Araştırma Merkezi’nin 2 bin 849 internet kullanıcısı üzerinde yaptığı ‘Online Harrasment‘ (Çevrimiçi taciz) konulu ankete göre sanal ortamda, 18-24 yaş arasındaki kadınların yüzde 25’i cinsel tacize maruz kalıyor. Yüzde 26’sının gizlice takip edildiği kadınların, yüzde 50’sinin de aşağılayıcı ifadelerle karşı karşıya kaldığı açıklandı.

Çoğu sosyal medya ve uygulamalarda yaşanıyor

Tüm internet kullanıcılarının yüzde 40’ı tacize uğradığını açıklarken, bunların yüzde 66’sı taciz vakasının bir sosyal medya platformu ya da akıllı telefon uygulamasında gerçekleştiğini belirtti.

‘Blok’ ya da ‘arkadaşlıktan çıkar’

İnternet kullanıcılarının yüzde 44’ü taciz eden kişiyi kullandıkları platformda blokladıkları ya da arkadaşlıktan çıkardıklarını açıklarken, yüzde 22’si bu kişiye cevap verdiğini, yüzde 13’ü ise kullanıcı adını değiştirdiğini ya da hesabını sildiğini ifade etti.

Öte yandan tacize uğrayanların sadece yüzde beşi bu durum için hukuki yollara başvurdu.

İnternet ve cep telefonundan reklam bombardımanına son

Elektronik ticareti düzenleyen yasa, iki yıllık bekleyişin ardından Meclis’ten geçti. Yasaya göre artık internet ve cep telefonu üzerinden “reklam bombardımanı”na ciddi sınırlama getiriliyor. Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, yine Meclis gündeminde bulunan süpermarketlerle ilgili düzenlemenin de en kısa sürede yasalaştırılacağını söyledi. Yasayla getirilen yenilikler şöyle:


İZİNSİZ GÖNDERİLEMEYECEK
İnternet ve cep telefonu üzerinden ticari elektronik iletiler artık tüketicinin onayı alınmadan gönderilemeyecek. Bu onay yazılı olarak ya da her türlü elektronik iletişim araçlarıyla alınabilecek. Onay almadan mesaj ve ileti gönderenlere ise bin liradan 5 bin liraya kadar idari para cezası verilecek. İzinsiz iletilerin birden fazla kişiye gönderilmesi halinde ceza 10 kat artacak. İletilerin içeriği alınan onaya uygun olacak. Alıcılar istedikleri zaman bir gerekçe de göstermeksizin ileti almayı reddedebilecek, hizmet sağlayıcı da bu talebin uluşmasını izleyen 3 iş günü içinde ileti göndermeyi durduracak. Bu iletiler esnaf ve tacirlere ise önceden onay alınmaksızın gönderilebilecek.

VERİLER PAYLAŞILAMAYACAK
İndirim ve hediye gibi promosyonlar ile promosyon amaçlı yarışma veya oyunların bu niteliği açıkça belirtilecek, bunlara katılımın ve bunlardan yararlanmanın koşulları da kolayca ulaşılabilir olacak. Aracı hizmet sağlayıcılar (alışveriş siteleri) hizmet sundukları elektronik ortamı kullanan gerçek ve tüzel kişiler tarafından sağlanan içerikleri kontrol etmek, bu içerik ve içeriğe konu mal veya hizmetle ilgili hukuka aykırı bir faaliyetin ya da durumun söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü olmayacak. Ancak hizmet sağlayıcı ve aracı hizmet sağlayıcılar, yasa çerçevesinde yaptıkları işlemler nedeniyle elde ettikleri kişisel verilerin saklanmasından ve güvenliğinden sorumlu olacaklar. Kişisel veriler ilgili kişinin onayı olmaksızın üçüncü kişilere iletilemeyecek ve başka amaçlarla kullanılamayacak. 1 Mayıs 2015’te yürürlüğü girecek yasayla getirilen kurallara uymayanlara bin liradan 15 bin liraya kadar para cezası uygulanacak.

HER 3 KİŞİDEN BİRİ
Canikli’nin verdiği bilgiye göre, bu yıl itibariyle Türkiye’de internet kullananların oranı yüzde 53’e yükselirken, internet kullanıcıları arasında online alışveriş yapanların oranı da yüzde 30.8’e ulaştı. Geçen yıl bu oranların yüzde 49/yüzde 24 olduğunu anımsatan Canikli, gelişmiş ülkelerde ise internet kullanımın yüzde 80’lerde, internet kullananlardan online alışveriş yapanların oranının ise yüzde 70’in üzerinde olduğunu söyledi. (Turan Yılmaz / Hürriyet)